Ekonomi

Piyasalar Merkez Bankası’nda yönetim değişikliği mi bekliyor?

Ekonomistlere göre döviz piyasalarında yaşanan son gelişmeler Merkez Bankası’nın sıkışan gerilimi kontrollü bir biçimde bırakmasından kaynaklanıyor. Doğal gazda sıfır fatura uygulamasıyla birlikte Mayıs ayı enflasyon rakamlarının yanlış hesaplandığına dikkat çeken uzmanlar, Merkez Bankası yönetiminde yapılacak bir değişikliğin piyasaları rahatlatabileceğini belirtiyor.
Ekonomim kitabının yazarı Emre Alkin, “Normalleşmeye geçiş ertelenmemeli…” başlıklı yazısında konu hakkında şunları yazdı:

“Her zaman söylediğim gibi resmi enflasyon gerçeği yansıtmazsa piyasadaki fiyatlama davranışı bozulur. Piyasa kontrolleri aktif olarak yapılmaz ve alıcı-satıcı arasındaki müzakereler mantıklı bir şekilde sonuçlandırılmazsa Hayat pahalılığıyla TÜFE’nin ortasındaki uçurum açılıyor.Bu nedenle Bakan Şimşek’in devir teslim töreninde söylediği sözlerin hayata geçmesi büyük önem taşıyor.

Temmuz ayında asgari ücrete yapılacak yeni düzenlemenin seviyesini enflasyon oranlarının mı yoksa yoksulluk seviyesinin mi belirleyeceğini tam olarak tahmin etmek mümkün değil. Ancak yerel seçimlere doğru gidildiği için 10.000 TL’nin altına düşmesini pek mümkün görmüyorum. Bu durumda diğer fiyat seviyelerinde de düzeltme talebinde bulunulacaktır.

Fed’in 14’üncü ve ECB’nin faiz kararları bu ayın 14’ünde açıklanırken, TCMB’nin 22’sinde alacağı karar yol haritası için belirleyici olacak. O zamana kadar Para Otoritesinde ve diğer düzenleyici kurumlarda yönetim değişikliği olup olmayacağının başka bir mesaj olacağını söylemek yanlış olmaz. Değişim olursa ve Politika Faizi yükseltilirse başka bir senaryodan bahsetmek mümkün olacaktır.

Merkez Bankası’ndaki görev değişikliği muhtemelen Dolar/TL’de bir miktar rahatlama yaratacaktır. Döviz rezervlerinde bir iyileşme olmazsa bu durum yatırımcıları yeniden Dolara dava açmaya zorlayacaktır. Rezerv artırımına yönelik atılacak adımların döviz kurlarını da etkileyeceği açıktır. Dolayısıyla Dolar/TL senaryolarına göre yavaş veya hızlı yükseliş en güçlü ihtimal olarak önümüzde duruyor. Faiz oranlarındaki yükseliş kaçınılmaz olarak eş zamanlı, yavaş ve hızlı gelişecektir.

Bu ortamda CDS primlerindeki hızlı düşüş, yeni ekonomi kadrolarından beklentinin ne kadar büyük olduğunu da gösteriyor.” (HABER MERKEZİ)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Ankara nakliyat
Başa dön tuşu